KOMPOZİT REZİN MATERYALLERİN
FARKLI IŞIK KAYNAKLARIYLA POLİMERİZASYONU SIRASINDA OLUŞAN ISISAL
DEĞİŞİKLİKLERİN İNCELENMESİ
YrdDoç.Dr.İhsanHUBBEZOĞLU Prof.Dr.ArifeDOĞAN–Prof.Dr.OrhanMuratOĞANDr.Dt.HakanDEMİR
Amaç: Bu in vitro çalışma üç farklı ışık kaynağının farklı
rezin kompozit materyallerin polimerizasyonu sırasında 2 mm dentin altında
oluşan ısı artışına etkisini araştırdı.
Gereç ve Yöntem: Üç farklı ışık cihazı, bir halojen (QTH), bir plazma ark (Apollo 95E Elite) ve bir light-emitting diode (LED) kullanıldı.
Yeni çekilmiş premolar dişlerden 8 mm çapında ve 2 mm kalınlığında 90 adet
dentin disk hazırlandı. Her bir rezin kompozit materyalden (Admira, Filtek 60,
Premise, Tetric Flow,
Tetric Ceram and Filtek 250), 6 mm çap ve 2 mm derinlikte 15 örnek teflon
moldda dentin üzerine yerleştirildi (n=5). Örnekler her bir ışık kaynağının
standart modu ile polimerize
edildi. Üniversal Girişli Gelişmiş Tarayıcı / Alarm Cihazına (E-680, Elimko Co., Turkey) bağlı bir L-tipi termokapl
kablosu (Fe-Const.) polimerizasyon
sırasında dentin altındaki ısı değişimlerini kaydetmek için kullanıldı. Veriler
iki-yönlü varyans
analizi ve Tukey testle değerlendirildi.
Bulgular: Tüm ışık kaynakları arasında en yüksek ısı artışı
halojen ışık kaynağı kullanımı ile kaydedilirken LED irradiasyon
en düşük ısı artışına neden oldu. En yüksek ısı artışı Admira and Tetric Flow kompozitlerde
gözlemlenirken, en düşük ısı artışı Premise için belirlendi.
Sonuç: Test edilen tüm koşullarda ısı artışları pulpa hasarı
için literatürde bildirilen kritik değerin altında bulundu. Dolayısıyla test
edilen bu ışık kaynakları önceden belirtilen klinik koşullarda güvenle
kullanılabilir.
Anahtar kelimeler: Kompozit, Polimerizasyon, Isı
artışı
Purpose: This in vitro study investigated the effect of three
light curing units on the temperature rise under 2 mm thick dentin during
polymerization of different resin composite materials.
Material and Methods: Three different light sources
were used: A conventional halogen lamp (QTH), a plasma arc (Apollo 95E Elite)
and a light-emitting diode (LED) light curing
units. 90 dentin discs in 8 mm diameter and 2 mm thickness were obtained from
freshly extracted premolar teeth. Fifteen disc-shaped specimens from each resin
composite material (Admira, Filtek 60, Premise, Tetric Flow, Tetric Ceram and
Filtek 250), 6 mm in diameter and 2 mm in depth, were placed on dentin discs in
teflon molds (n=5). The specimens were irradiated with standard mode of each
light curing unit. A type-L thermocouple wire (Fe-Const.) connected to data
logger (E-680) was used to record temperature rise which under dentin during
polymerization by three different light sources. Data were analyzed by two-way
ANOVA and Tukey tests.
Results: Among all light curing units, the highest temperature
rise was recorded with use of the halogen LCU, and the LED irradiation led to
the lowest temperture rises. The highest temperature rise was observed for
Admira and Tetric Flow resin composites, whereas the lowest temperature rise
was for Premise.
Conclusion: In all conditions tested, the temperature elevations
were found to be lower than the critical value for pulpal injury reported in
literature. Therefore, the LCUs used in this study could be safety for clinical
situations mentioned before.
Key words: Temperature rise, Composites, Polymerization
Rezin kompozitler değişik
restoratif işlemlerde
yaygın olarak kullanılan materyallerin önemli bir sınıfını oluşturmaktadır.1 İlk
geliştirildiklerinde anterior dişler için estetik
restoratif materyaller olarak dişhekimliği
pratiğine giren bu materyallerin kullanım alanının günümüzde daha estetik
restorasyonlara olan istekten dolayı posterior dişlerin restorasyonlarını da
kapsayacak ölçüde genişlediği görülmektedir.2
Akışkan rezin kompozitler,
mikro-kavitelerde, pit ve fissür koruyucu olarak, kole aşınma ve çürüklerinde,
mine defektlerinin
onarımında, porselen
onarımında ve sınıf II restorasyonlarda aproksimal kavitenin ilk tabakası
olarak kuvvet kırıcı gibi kullanılabilmektedir.3,4 Bu rezinler,
hibrit kompozitlerde olduğu gibi
küçük doldurucu partikül boyutuna sahiptir, ancak daha düşük oranda doldurucu
içerir. Rezin oranının fazla ve viskozitenin düşük olduğu bu akışkan
kompozitlerin3,5 kavite duvarlarına adaptasyonunun iyi, ancak
aşınmaya karşı dirençlerinin daha zayıf olduğu bildirilmiştir.6
Son yıllarda inorganik
doldurucu partikül miktarı artırılıp, ortalama partikül boyutu küçültülerek
sınıf II restorasyonlarda kullanılabilecek kadar çiğneme kuvvetlerine dayanıklı
ürünlerin geliştirilmesi hedeflenmiştir.7 Bu amaçla üretilen.
kondanse edilebilir kompozit rezinlerde yüksek oranda doldurucu partikül ilavesi
ile viskozitede artış, polimerizasyon büzülme streslerinde azalma ve aynı
zamanda restorasyonların fiziksel-mekanik özelliklerinde önemli düzelme
sağlanmıştır.8-10 Bu materyallerin, aşırı basınç altındaki posterior
restorasyonlarda amalgama benzer şekilde uygulamaları klinisyenlerin ilgisini
çekmektedir.
Dental
rezin kompozitlerin
çoğu 2,2 bis[4-(2-hidroksi-3-metakriloksi-propoksi) fenil] propan (Bis-GMA), urethan-etoksidimetakrilat (UEDMA) ve trietilen
glikoldimetakrilat (TEGDMA) gibi monomerler, genellikle serbest radikal
polimerizasyonu için foto başlatıcı olarak kamforkinon
(CQ) ve değişen oranda inorganik doldurucular içerir.1,11 Varolan kompozit
teknolojisinden yola çıkılarak geliştirilen ve ışıkla sertleştirilen nispeten
yeni restoratif materyal sınıfı Ormoserlerdir. Bu yapı 3 boyutlu sertleşen
anorganik-organik polimer zincirleri (ormoser) ve ek olarak alifatik ve
aromatik dimetakrilatlar içerir. Geleneksel polimerlerden farklı olarak;
ormoserler, SiO2 üzerine inşa edilmiş bir inorganik iskelete
sahiptir ve bu iskelet üzerine polimerize edilen organik üniteler eklenmiştir.
Bu çapraz bağlı inorganik ve organik ağ matriks ile doldurucu partiküller
birleştirilmiştir. Doldurucu materyal, kompozitlerdeki dolduruculara benzer
olarak, özel cam, seramik ve yüksek düzeyde silikadan oluşur.10
Hickel ve arkadaşları12 Ormoser esaslı restoratif materyallerin
aşınma dirençlerinin kompozit esaslı restoratif materyallerden daha yüksek
olduğunu bildirmişlerdir.
Estetik dental restoratif tekniklerdeki hızlı artış,
çarpıcı şekilde rezin kompozitlerin polimerizasyonu için farklı ışık
kaynaklarının üretimini de
artırmıştır.
Cumhuriyet Üniversitesi Diş
Hekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 11 Sayı: 1 2008
Geleneksel olarak, ışıkla
aktive edilen rezin esaslı kompozitler için en yaygın kullanılan ışık
kaynakları halojen lambalardır. İki mm derinlikteki kompozitleri polimerize etmek için
500-800 mWcm-2 güçteki ışığın 30-40 saniye süreyle uygulanılması
gerekir, ancak polimerizasyon süresi aynı zamanda materyalin tip, renk ve
kalınlığının da bir fonksiyonudur.13,14 Bu ışık kaynakları foto
başlatıcıların daha dar spektrumuna göre görünür ışığı sınırlamak ve mavi ışık
ranjı (400-500 nm) dışındaki istenmeyen dalga boylarını elimine etmek için
filtreler içerir.1 Bu durumda kaynaktan oluşturulan ışık enerjisinin
yalnızca küçük bir bölümü polimerizasyon için kullanılır ve büyük miktarda
enerji ısıya dönüşür.13 Infrared enerjiyle ortaya çıkan bu yüksek
ısı oluşumu, soğutma fanlarının kullanımı ile azaltılmaktadır.15 Bununla
beraber, ışık kaynakları, sınırlı ömre sahiptir (40-100 saat).16,17
Kullanımında oluşan yüksek ısı nedeniyle zamanla lamba, reflektör ve filtrede
oluşan bozunmaya bağlı olarak ışık kaynağının kürleme etkinliğinin azaldığı
bildirilmiştir.17-19 Çalışmalar yetersiz filtrelerin 18.5oC’den 21.2oC’ye ısı artışına
neden olduğunu, oysa yeterli filtrelerle bunun 12.1-13.2oC ile
sınırlı kaldığını göstermiştir.20
Halojen lambaların
kullanımındaki sorunları çözmeye bir alternatif olarak light-emitting diode (LED)
teknolojisini kullanan ışık kaynakları geliştirilmiştir.21 LED
ışıklarının emisyon spektrasının, halojen ışık kaynaklarının geniş spektrasına
oranla standart başlatıcı CQ ile daha uyumlu olması filtre edilme gereğini
ortadan kaldırır.16,19,22,23 Ayrıca fanları olmadığı için sessizdir
ve küçük, taşınabilir şekilde üretilebilmektedirler.24 LED ışık
kaynakları oldukça uzun ömürlü (yaklaşık 10. 000 saat) ve değişmez ışık
şiddetine sahiptirler.17 Ayrıca infrared ışın oluşturmadıkları için,
uygulandıkları objelerde ısı artışı çok az olduğu bildirilmiştir.15,18,23
Rezin kompozitlerde
polimerizasyon etkinliğini artırmak ve hekimin daha hızlı çalışma isteğini
karşılamak üzere, üreticiler daha yüksek ışık yoğunluğunda kaynak geliştirmeyi
sürdürmektedirler. Son yıllarda kullanıma giren plazma ark (PAC) kaynaklarında
ışık, iyonize molekül ve elektronların gaz karışımından oluşan bir korlaşmış
plazmadan yayılır.25 PAC üniteler nispeten dar dalga boyu sınırında
(yaklaşık 470 nm) çok
yüksek enerji ile (>1500mWcm-2)
3 sn gibi kısa sürede etkin kürleme sağlayabilmektedir.1,15,26 Ancak,
bu hızlı kürlemenin kısa polimer zincir formasyonuna ve intrapulpal ısı
artışına yol açması önemli dezavantajı olarak düşünülmektedir.27
Rezin polimerizasyonu sırasında ekzotermik reaksiyona
bağlı ısı artışının diş dokularında zararlı etkiye neden olabildiği
bilinmektedir. Aynı zamanda değişik yapıdaki ışık kaynaklarının kendi
oluşturdukları ısı da klinik olarak dikkate alınması gereken bir diğer
husustur. Bu çalışmanın amacı farklı yapılara sahip kompozit rezin
materyallerin (Ormoser esaslı, kondanse edilebir, akıcı, microhibrid, hibrid ve
nano dolduruculu hibrid kompozit) değişik ışık kaynaklarıyla (halogen, LED ve
PAC) polimerize edilme sırasında ortaya çıkan ısı artışını kantitatif olarak belirlemektir.
GEREÇ VE YÖNTEM
Kompozitler
Bu çalışmada, A2 renginde olan
altı farklı rezin kompozit, polimerizasyon esnasında ortaya çıkan ısı artışı
yönünden test edildi: Admira
(Voco GmbH, Cuxhaven,
Germany), Filtek P60 / Filtek Z250 (3M-Espe, St.
Paul, MN, USA), Tetric
Flow / Tetric Ceram (Ivoclar / Vivadent Inc., Schaan / Liechtenstein) ve Premise (Kerr
Corporation, Orange,
CA, USA) (Tablo 1).
Dentin Disklerin Hazırlanması
90 adet yeni çekilmiş insan
premolar dişi
eklentiler temizlendikten sonra, çalışma yapılıncaya kadar serum fizyolojik
içerisinde bekletildi. Premolar dişin oklüzalindeki mine, düşük hızlı testere
cihazı (Isomet, Buehler
Ltd, Lake Bluff, IL, USA) ile kaldırıldı.
Ortaya çıkan dentin, 2 mm kalınlığında dişin uzun aksına dik olacak şekilde
aynı testere cihazı ile kesildi. Böylece her dişten 1 tane olmak üzere toplam
90 adet 8 mm çapında ve 2 mm kalınlığında dentin disk elde edildi. Bu dentin
diskler, test için hazırlanan iki teflon bloktan oluşan test aparatının arasına
yerleştirildi.
Test Aparatı
Isı ölçümlerini standardize
etmek için Smail ve ark.28 tarafından geliştirilen aparey modifiye
edilerek, test aparatı olarak kullanıldı (Resim 1).
Mhtaıal
6 mm çapında ve 2 mm derinliğinde oluşturulan Isı Ölçümleri Her bir kompozitten 15 tane |
Işık Kaynakları
Bu çalışmada üç farklı ışık
cihazı kullanıldı: Konvansiyonel
halojen (QTH; Heliolux DLX, Ivoclar, Vivadent, Schaan, Liechtenstein), plazma
ark (PAC; Apollo 95E Elite, Dental Medical Technology Systems Inc., Orange, CA,
USA) ve light-emitting diode ışık kaynağı (LED; Mini LED, Satelec, Merignac, France) (Tablo 2). Rezin kompozitler, her bir ışık cihazlarının
standard modu kullanılarak polimerize edildi.
sıcaklığında (20 ± 1°C) yapıldı.
Dentin diskler
konumlandırıldıktan sonra L-tipindeki termokapl ucu (Fe-Const. Elimko Co.,
Ankara, Türkiye) alttaki teflon kalıbın altındaki delikten dentinle temas
edecek şekilde yerleştirildi. Kompozit polimerizasyonu sırasında ortaya çıkan
ısı değişimleri kaydetmek için, kablonun diğer ucu bilgisayara bağlı E-680
serisi Üniversal Girişli Gelişmiş Tarayıcı / Alarm Cihazına (E-680, Elimko Co., Ankara, Türkiye) bağlandı.
Ölçümler, cihazın özel programıyla bilgisayara aktarıldı. (Data Logger, 5.1
ver., Elimko Co., Ankara, Türkiye)
İstatistiksel Analiz
SPSS istatistiksel yazılım
programı (Version 10.0, SPSS Inc., Chicago, USA) kullanıldı. Kullanılan
kompozitler ve ısı kaynaklarına bağlı olarak ortaya çıkan ısı artış değerleri
arasında fark olup olmadığını belirlemek için iki yönlü varyans analizi
uygulandı. Farkların önemli olduğu grupları karşılaştırmak için ise Tukey
post-hoc testi uygulandı (önemlilik düzeyi: p<0.05).
BULGULAR
Üç farklı ışık cihazı ile test
edilen kompozitlerin polimerizasyonu sırasında ortaya çıkardıkları ısı
artışlarının ortalama ve standart sapma değerleri Tablo 3’de verildi.
Tablo III. Her bir resin kompozit sisteme
ve farklı ışık kaynaklarına ait ortalama ısı değişim değerleri ve standart
sapmaları
By the two-way ANOVA: F=360.67
P=0.000 p<0.05
Tukey Test sonuçlarına göre aynı ışık kaynağında polimerize edilen farklı kompozitler arası anlamlı farklılıklar dikey
sütunlarda aynı küçük harfle ve aynı kompozitte farklı ışık kaynağı kullanımına
göre oluşan fark ise yatay sıralarda aynı büyük harfle işaretlenmiştir. (p<0.05)
İki yönlü varyans analizine
göre ısı artışları arasındaki farklılıklar önemli bulundu. (F=360.67)
(p<0.05) Tüm kompozitlerde, polimerizasyon esnasında ortaya çıkan en fazla
ısı artışı halojen ışık kaynağında gözlemlenirken, en düşük ısı artışı LED ışık
kaynağın kullanımı ile kaydedildi. Öte yandan kullanılan ışık kaynağına
bakılmaksızın test elden kompozitler arasında genel olarak en fazla ısı artışı
Admira (1.95±0.03oC) and Tetric Flow
(1.9(0t0.03°C)
kompozitlerde, en düşük
ısı artışı ise Premise rezin kompozitte (0.034±0.05oC) görüldü.
Tukey testle daha ileri
analize göre, aynı kompozit rezin materyal için üç ışık kaynağı arasında
yapılan ikili karşılaştırmalarda, halojen ile LED ve PAC ile LED ışık
kaynaklarıyla polimerizasyon sırasında oluşan ısı artışları istatistiksel
olarak farklı bulunurken, (p<0.05) her bir materyalin ayrı ayrı halojen veya
PAC’la polimerizasyonu, ısı artışı yönünden istatistiksel olarak farklılığa yol
açmadığı belirlendi. (p>0.05)
Aynı ışık cihazının kullanımı
rezin kompozitler arasında farklı ısı artışına neden oldu. Gerek halojen ve
gerekse PAC ışık kaynaklarının kullanımı ile polimerizasyon sırasında Admira
ile Filtek P60; Admira ile Tetric Ceram; Admira ile Filtek Z250; Admira ile Premise;
Filtek P60 ile Tetric Flow; Tetric Flow ile Tetric Ceram; Tetric Flow ile
Premise; Tetric Flow ile Filtek Z250; Tetric Ceram ile Premise ve Filtek Z250
ile Premise arasındaki farklar istatistiksel olarak önemli bulunurken,
(p<0.05) Admira ile Tetric
Flow;
Filtek P60 ile Tetric Ceram; Filtek P60 ile
Premise; Filtek P60 ile Filtek
Z250 ve Tetric Ceram ile Filtek Z250 arasındaki farklar istatistiksel olarak
önemsiz bulundu. (p<0.05)
LED ışık cihazı
kullanıldığında Admira ile Filtek P60; Admira ile Premise; Filtek P60 ile
Tetric Flow;
Filtek P60
ile Filtek Z250; Tetric Flow ile Tetric Ceram;
Tetric Flow ile Premise; Tetric Ceram ile Filtek Z250
ve Filtek Z250 ile Premise arasındaki farklar istatistiksel olarak önemli
bulunurken, (p<0.05) Admira ile Tetric Flow; Admira ile Tetric Ceram; Admira
ile Filtek Z250; P60 ile Tetric Ceram; P60 ile Premise; Tetric Flow ile Filtek
Z250 ve Tetric Ceram ile Premise arasındaki farklar istatistiksel olarak
önemsiz bulundu (p>0.05).
TARTIŞMA
Güncel estetik dental restoratif
teknikleri, gerek dolgu materyalleri ve gerekse dişlerin restorasyonunda
yapıştırma ajanı olarak kullanılan rezin kompozit polimerizasyonunu aktive
etmede ışık kaynaklarına dayalıdır. Rezin kompozitin foto başlatıcı molekülü,
CQ, foton absorbe ederek aktive edilir. Fotonun absorbe ettiği enerji, radikal
şekillendiren moleküler yapıyı değiştirmek için kullanılır. Foto aktivasyon
sırasında oluşan radikal, monomere bağlanır ve ilave polimerizasyonla bağlanan
monomerler, polimer ağ yapısını
oluşturur. Monomerlerin yakınlaşması kompozitte kontraksiyonla sonuçlanırken, aynı zamanda ekzotermik reaksiyon ile birlikte ışık kaynağından
yayılan enerji kompozit ve müteakiben çevreleyen yapılarda da ısı artışına
neden olur.13
Yüksek enerjili ışık
kaynakları kullanımının pulpada zararlı ısı yaratma potansiyelini artırabildiği
bildirilmiştir. Bu çalışmada, 2 mm dentin diskler üzerine yerleştirilen farklı yapıdaki kompozitlerin son yıllarda geliştirilen
yüksek ışık şiddetine sahip LED ve PAC ışıklarıyla polimerizasyonu sırasında dentin
altında ölçülen ısı artışı konvansiyonel halojen ışık polimerizasyonu sırasında
oluşan değişimle kıyaslandı. In-vitro ısı ölçümleri için
literatürde güvenilir29
ve uygulanışının kolay olduğu bildirilen termokapl seçildi.
Loney ve Price,30 Tjan
ve Dunn,31
dentin bariyer
kalınlığının pulpaya ısı geçişini azaltmada kritik faktör olduğunu
bildirmişlerdir. Isı iletiminde farklı dentin kalınlıklarıyla olası
farklılıkları elimine etmek için aynı kalınlıkta standart dentin diskleri
hazırlandı. Çoğu kompozit üreticileri irradiasyon zamanını önerirken 2 mm kalınlıkta kompoziti esas
almaktadır ve derin kavitelerde kompozitler, çoğu kez, bu kalınlıkta tabakalama
yöntemi ile polimerize edilmektedir. Klinik
koşulları yansıtması, uniform ve maksimum polimerizasyonun sağlanması için her
bir kompozit materyal 2 mm kalınlıkta; ışık polimerizasyonunda renklendiricilerin etkisini azaltmak için A2 tonunda kullanıldı.
Rezin kompozit polimerizasyonu sırasında 3.3-4.0oC arasında ısı artışı
gözlenmiş32
ve 5.5oC’den
fazla ısı artışının pulpa dokusunda zararlı etki oluşturabildiğine dikkat çekilmiştir.33 Klinik testler, 11oC’lik ısı artışında %60, 5.5oC’lik ısı artışında
ise % 15 pulpanın
iyileşmede başarısız olduğunu; 2.2oC’lik
artışta ise tüm pulpaların
iyileştiğini göstermiştir.20
Bu çalışmada, dentin altında değişik ışık kaynakları ile polimerizasyonu test
edilen materyallerin hiç birisinde belirtilen kritik ısıya ulaşılmadı. Bu
sonuca göre, mevcut koşullarda tüm ışık kaynaklarının güvenle kullanılabileceği
ifade edilebilir.
Dental kompozit polimerizasyonunda pulpada oluşabilen
ısı miktarını belirleyen çeşitli faktörler vardır. İki esas ısı kaynağı, LCU’dan gelen enerji ve polimerizasyon ekzoterm ısısıdır.25,34,35
Masutomi ve ark.36 kürleme
sırasındaki ısı artışında ekzotermik reaksiyonun ışık kaynağı irradiyansından
daha etkili olduğunu savunurken,
Lloyd37 ve Strang ve ark.38 ısı artışı için esas etkenin irradiyansta absorbe
edilen enerji olduğunu, ekzotermik
reaksiyonun ikincil önemde
olduğunu bildirmişlerdir. Işınlama esnasında absorbe edilen enerji, ışık
siddeti ve uygulama
süresinin bir fonksiyonudur. (ışık şiddeti X uygulama süresi)39 Çalışmamızda
kullanılan tüm deneysel koşullarda, en yüksek ısı artışı halojen ışık kaynağı
ile en düşük artış LED’le görüldü. Benzer şekilde, Loney ve Price30 3 saniye kullanılan
PAC (Apollo 95E) ışık kaynağının, halojen ışık cihazı (Optilux 401) ile kıyaslandığında dentin altında daha düşük ısı
değişimleri oluşturduğunu belirtmişlerdir. Keza, Yazıcı ve arkadaşları24
da ayrı ayrı 1 ve 2 mm kalınlığında dentin diskler altında, PAC (1980 mW/cm2, 3 sn) ve LED’in (400 mW/cm2, 40 sn) standart
polimerizasyon modları
ile görülen ısı artışlarını halojen ışık kaynağınınkine oranla daha düşük
bulmuşlardır. Çalışmamızda test edilen QTH ışık kaynağında ışık şiddeti
(750mWcm-2), diğer iki ışık kaynağınınkine
(PAC:1600 mWcm-2
ve LED:1100 mWcm-2) oranla daha düşük olsa da, absorbe edilen total
enerji miktarı daha fazladır (30 J/cm2) (PAC ve LED için 4.8 ve 11 J/cm2). Bu farklılık QTH ile aynı kompozit materyal polimerizasyonu
sırasında diğerlerine oranla neden daha fazla ısı artışı oluşturduğunu
açıklayabilir.
Çalışmamızda kullanılan tüm
kompozitlerde, en düşük ısı artışı LED ışık cihazı ile elde edildi.. Bu bulgu,
LED ışık cihazının halojen ışık kaynağından daha düşük ısıya neden olduğunu
belirten Hofman ve ark.,15 Yazıcı ve arkadaşlarının24 Öztürk ve ark.40, Rueggeberg ve
ark.,41Yap ve Soh42 bulgularıyla
uyumludur. Bu sonuç, LED’in infrared enerji yaymaması ve emisyon spektrasının foto başlatıcı, CQ’nun absorbsiyon spektrası ile daha iyi uyumlu olması ile açıklanabilir.
Öte yandan LED’e göre PAC ile irradiyansla daha fazla ısı artışı, PAC’ın daha
yüksek ışık şiddeti ile açıklanabilir.
Sonuçlar, üç ışık cihazı ile
polimerizasyon işlemi yapıldığında, en fazla ısı artışının ormoser esaslı olan
Admira ve akışkan
kompozit olan Tetric
Flow materyalleri ile en düşük ısı artışının ise nano dolduruculu hibrit
kompozit olan Premise’le oluştuğunu gösterdi. Ormoser esaslı restoratif
materyalin kimyasal yapısını, yeni geliştirilmiş çok fonksiyonlu üretan ve
tioeter oligo metakrilat alkoksisilan ilave edilmiş organik ve inorganik
kopolimer oluşturmaktadır. Silan içindeki alkoksisilil grupları hidrolizis ve
polikondensasyon reaksiyonlarında inorganik Si-O-Si ağının oluşmasına izin
verirken, akrilat gruplar ısısal veya fotokimyasal yol ile organik
polimerizasyona neden olurlar.34 Diğer kompozitlerle
karşılaştırıldığında, Ormoserdeki ısı artışının, düşük ışık iletimi veren farklı
monomer yapılarından kaynaklandığı düşünülebilir.
Cumhuriyet Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi
Cilt: 11 Sayı: 1 2008
Her ne kadar Filtek P60 ve Filtek Z250 organik matrikslerinde aynı moleküllere sahip
olsalar da farklı ısı artışı gösterdiler. UDMA esaslı rezin bazlı kompozitlerdeki bu fark, doldurucu miktarı,
başlatıcı ve doldurucuların silanizasyonu gibi diğer bazı
özelliklerinden kaynaklanabilir. Tarle ve ark.43
LED ile polimerizasyon
sırasında hibrit bir kompozit olan Tetric Ceram’da 2.2°C, mikrohibrit bir
kompozit olan Filtek Z250’de ise 1.5°C’lik ısı artışı olduğunu rapor etmişlerdir. Oysa
çalışmamızda Tetric Ceram için 0.40°C, Filtek Z250 için 0.62°C olarak bulunan
ısı artış değerleri, ilk ticari mavi LED ışık cihazlarından birini kullanan
Tarle ve ark. nın43 bulgularına kıyasla daha düşüktür. Bu
araştırıcılar, polimerizasyon başlangıcında 50 mW/cm2 yoğunluğunda ışığı
10sn, müteakiben 150
mW/cm2 yoğunluğundaki
ışığı 30 sn süreyle uygulamışlardır. Tedavi prosedüründeki farklılıklar, aynı
ürünlerin kullanıldığı iki çalışma arasındaki farkları açıklayabilir.
Nano dolduruculu kompozit olan Premise, klinisyenler tarafından estetik, kolay
işlenebilme ve iyi polisaj edilebilme özelliklerine sahiptir. Premise
içerisinde, 3 farklı doldurucu tipiyle ağırlıkça %84 oranında doldurucu partikül mevcuttur.
Çalışmamızda kullandığımız tüm kompozitler arasında en düşük ısı artışının bu
üründe görülmesi, organik rezin matriks hacminin daha az olmasına bağlanabilir.
Sonuç olarak, ekzotermik sertleşme reaksiyonunun hızı ve böylece
kompozitte ulaşılan maksimum ısı, ışık kaynağının irradiyansının yanı sıra
kompozitin kimyasal yapısı ve rezin kompozitin ışık geçirme özelliklerinin bir
fonksiyonudur. Mevcut çalışma sonuçları kompozit polimerizasyonunda ışık
kaynağı etkisinin materyalle değiştiğini gösterdi ve gözlenen ısı artışları
rezinlerin karakteristik ve formulasyonları ile farklı doldurucu
kombinasyonundan dolayı her bir kompozite özgü niteliklerin değişimi olarak
düşünüldü.
SONUÇLAR
Bu in-vitro çalışma sınırları içinde
aşağıdaki sonuçlara varılabilir:
Her bir kompozitin halojen,
PAC veya LED’le polimerizasyonu sırasında pulpal hasar oluşturabilecek kritik
ısıya ulaşılmadı.
Kullanılan ışık kaynakları arasında en yüksek ısı
artışı halojen, en düşük ısı artışı ise LED ışık kaynağı kullanımı ile
kaydedildi.
Test edilen rezin kompozitlerde, Admira ve Tetric Flow
polimerizasyonu ile en
yüksek ısı artışı, Premise ile en düşük ısı artışı gözlendi.
Yard.Doç.Dr.İhsan HUBBEZOĞLU
Cumhuriyet Üniversitesi Diş
Hekimliği Fakültesi
Diş Hastalıkları ve Tedavisi
Anabilim Dalı
58140 Kampüs / SİVAS
Zirkonyum Diş Kaplama: Sağlam ve Estetik Çözümler
Zirkonyum kaplama, diş estetiği alanında en sık tercih edilen yöntemlerden biridir. Hem dayanıklı hem de doğal bir görünüm sunan zirkonyum, diş kaplama işlemlerinde uzun ömürlü...
Devamını OkuKanal Tedavisi Sonrası Diş Neden Kaplama Yapılmalıdır?
Dişe Neden Kanal Tedavisi Yapılır? Dişlerin iç yapısında bulunan sinirler ve damarlar, dişin canlı kalmasını sağlayan önemli yapılardır. Ancak derin çürükler, travmalar ya da...
Devamını OkuDiş Taşı Temizliği: Sağlıklı Dişler İçin Neden Önemlidir?*
- **Diş Taşı Neden Oluşur? Temizlenmezse Ne Olur? İstanbul Küçükçekmece’de Tedavi Seçenekleri** - **Diş Taşı Temizliği: Neden Yılda Bir Defa Yaptırmalısınız?** Diş...
Devamını Oku
Yorum Yap