Dişler ve dişetleri bir uyum içerisinde olması durumunda, yapılan tedavinin sonuçları da güzel ve kusursuz olacaktır. Bu sebepten ötürü, dişeti estetiğini yapılacak olan dişeti düzeltme işlemleri ile birlikte yapmamız bazı durumlarda vazgeçilmezdir. Sağlıklı ve düzenli dişetleri ile yapılacak bir tedavinin sonuçları mükemmel olmaktadır. Protez uygulamaları öncesinde ‘Pembe Estetik’ olarak bilinen diş eti estetiği çok büyük önem taşımaktadır.
Estetik açıdan değerlendirme:
Dişeti hastalıkların varlığında estetik değerlendirmelerden söz etmek çok güçtür . Dişeti kanamaları. plak varlığı ve dişetinde iltihabi süreçten kaynaklanan renk ve yapı değişiklikleri estetik kriterlerin yakalanmasını zorlaştırır. Elde edilecek olası başarının zaman içerisinde korunabilmesini olanaksız kılmaktadır. İlgilenilen bölgede dişeti sağlığının korunduğunu belirlemenin en kestirme yolu, dişeti iltihabını ölçen indeksleri kullanmak olmasına karşın, sıklıkla bu yöntem tercih edilmemektedir. Estetik değerlendirmelere geçilmeden önce, söz konusu bölgede sondalanabilir cep derinliklerinin vestibül ve palatinal yüzlerde 3 mm yi geçmiyor olması, ara yüzlerde ise en fazla 4 mm olması gerekmektedir. Dişeti sağlığının değerlendirilmesinde ikinci aşamada sondalama sonrası cep içerisinden kanama olmaması ve dişeti kenarında renk değişikliği ve kanama bulunmaması gerekmektedir. Periodontal hastalığın belirlendiği durumlarda, estetik değerlendirmelere geçilmeden önce, hastalığın ortadan kaldırılması gerektiği unutulmamalıdır.
Gülme hattının belirlenmesinde vermillon hattı ile üst ön bölgede serbest dişeti kenarının ilişkisi dikkate alınmaktadır.
Dudakların sınırlan ve gülme hattı:
Dudak sınırlarının dişeti kenarı ile ideal ilişkisi değerlendirildiğinde gülme sırasında üst çene orta keserler ve kaninlerde dişeti kenarının üst dudağın vermillon hattına denk gelmesi beklenmektedir. Yan keser dişlerde 1-2 mm dişetinin görünmesi veya orta keserlerle dişeti kenarının aynı seviyede olması ideal olarak kabul edilmektedir. Gülme sırasında dişetlerinin hiç görünmediği olgularda düşük gülme hattından, sözü edilen dişler çevresinde dişetinin ortaya çıktığı durumlarda ise yüksek gülme hattından söz edilmektedir.
Gülme hattı yaşın ilerlemesi ile dikey yönde yer değiştirir.
Dişetinin sınırları, simetrisi:
Klinik kuronun en tepe noktasına zenit nokta sı denilmekte ve bu nokta her zaman klinik kuronun mesiyaldistal yönde orta noktasına denk gelmemektedır.
“Dişeti kenarının oluşturduğu çizgi orta hat rehber alındığında simetri oluşturmaktadır ve simetri orta hatta yaklaşıldığında daha fazla önem kazanmaktadır. Dişeti kenarı fenotipine bağlı olarak derin kavisler çizebilir veya daha ziyade düz bir çizgiyi andırabilir. Dişetinin fenotipi doku kalınlığının ölçülmesi ile belirlenir ve ince, normal, kalın olmak üzere alt gruplara ayrılır Dişetinin fenotipi estetik uygulamalarda önemli olduğu kadar, dişetinin sert fırçalama, subgıngıval kuron kenarı sonlanması veya kötü ağız bakımı gibi kronik bir uyarana vereceği yanıtın tahmin edilmesinde de. önem taşımaktadır. İnce fenotipe sahip bölgelerde doku her zaman dişeti çekilmesi ile uyarana yanıt vermektedir.
a) İnterdental alveol kemiğinin tepesi ile dişler arası temas noktası arasındaki mesafenin 5 mm ve altında olduğu durumlarda interdental papil olguların hemen hemen tamamında dişler arası boşluğu tam olarak doldurmaktadır,
b) Alveol kemiğinin tepe noktası ile dişlerarası temas noktası arasındaki mesafenin 6mm olduğu vakaların %56 sında papil dişler arası boşluğu tamamen doldurabilmektedir,
c) Bu mesafenin 7 mm olduğu bölgelerde ise papil olguların ancak %27 sinde boşluğu doldurabilmektedir.
Papil alveol kemiği, dişlerin ara yüz duvarları ve birbirleri ile temas noktalan tarafından oluşturulan boşluğu dolduran dişeti dokusudur. Ön dişlerde papilin varlığı dişler arasındaki temas noktası ve alveol kemiği arasındaki mesafe ile yakından ilişkilidir121 (Şeki12). özellikle protetik uygulamalarda, biyolojik sınırları zorlamadan, papilin eksik olduğu bölgelerde, interdental alanın daraltılmasıyla papilin boşluğu doldurması sağlanabilir.
Eski Diş Dolgusu Değişimi
Eski Diş Dolgularında Karşılaşılabilecek Sorunlar Diş çürüğü tedavisi Diş dolguları zamanla aşınabilir, çatlayabilir ya da renk değişikliği gösterebilir. Eski dolgular,...
Devamını OkuEski Diş Kaplamaları Ne Zaman Değiştirilmelidir?
Diş kaplamaları, estetik ve fonksiyonel nedenlerle sıklıkla tercih edilen diş tedavi yöntemlerinden biridir. Ancak her dental uygulama gibi kaplamaların da bir ömrü vardır ve zamanla...
Devamını OkuZirkonyum Diş Kaplama: Sağlam ve Estetik Çözümler
Zirkonyum kaplama, diş estetiği alanında en sık tercih edilen yöntemlerden biridir. Hem dayanıklı hem de doğal bir görünüm sunan zirkonyum, diş kaplama işlemlerinde uzun ömürlü...
Devamını Oku
Yorum Yap