Eksik diş yerine onun estetik ve fonksiyon ihtiyaçlarını karşılayabilecek uygulamalar yapmak için implant ve diş köprülerinin haricinde yeni bir yöntem olan cam fiber diş hakkında önceki yazımızda bilgi vermiştik. Bu yazıda daca fiber kullanılarak uygulanan Köprülerde bükülme dayanıklılığından incelendiği bir bilimsel makaleden bahsetmek istiyorum.
Tekrar gibi olsa da bu uygulamanın her zaman mümkün olmadığını bilmek gerekiyor. Cam fiber köprü yapıldıktan sonra senede en az bir defa kontrol ve bakımını yaptırmak gerekiyor. Üzerine aşırı kuvvetler geldiğinde kırılabileceğini bilmek gerekiyor. Kırılan bir cam siber diş köprüsünün yenilenmesi gerektiğinde de tekrar ücret ödenmesi gerekmekte. Bu dezavantajlardan dolayı çok fazla tercih edilmeyen bir sistem olan cam fiber köprüyü bilinçli hastalara uygulamak ve düzenli takip etmek gerekmektedir.
CAMFİBER İLE GÜÇLENDİRİLMİŞ KOMPOZİT REZİN MATERYALİNİN DAYANAKLILIĞININ İNCELENMESİ
Hastaların doku uyumluluğu ve estetiğe karşı artan ilgisi yeni materyal arayışını arttırmıştır. Son günlerde, sabit protetik restorasyonları için, cam fiber ile güçlendirilmiş metal desteksiz kron-köprü sistemleri geliştirilmiştir. Bu fiber ile güçlendirilmiş kompozit sistemi, seramik ve polimer kimyasının avantajlarını biraraya getirmektedir.
Sistem cam fiber ile güçlendirilmiş alt yapı materyali ile yeni geliştirilen seromer grubu (fiber ile güçlendirilmiş kompozit) kaplama materyalinden oluşmaktadır.
Mekanik dayanıklılık, dental restorasyonların klinik başarısının kontrolü için önemli bir faktördür. Araştırmamızın amacı, fiber ile güçlendirilmiş kompozit sisteminin bükülme dayancının, ISO 6872’ye göre dental seramik ve ISO 10477’ye göre ise kompozit rezinlerle, üç nokta bükülme testi kullanılarak tespit edilmesi ve kıyaslanmasıdır. Sonuçlar istatiksel olarak değerlendirilmiş ve bükülme dayanıklılık değerlerinin, kullanılan kompozit rezinler ve dental porselenlerden anlamlı şekilde yüksek olduğu saptanmıştır. Her iki deney sonucunda da en yüksek bükülme dayanıklılık değerleri fiber ile güçlendirilmiş alt yapı materyali ve üst yapı kaplama materyalinde tespit edilmiştir.
Araştırma sonucunda, yeni geliştirilen fiber ile güçlendirilmiş alt yapı materyali ve üst yapı kaplama materyalinin bükülme dayanıklılığının, bugün piyasada sıklıkla kullanılan materyallerden daha yüksek ve yeterli seviyede olduğu saptanmıştır.